Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, Alanya’ya gelerek Millet İttifakı Cumhurbaşkanlığı seçim ofisi ziyaret etti. Uysal’a ziyarette DP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Uyanık, DP Antalya İl Başkanı Mahmut Çil de eşlik ettiler. Uysal, Alanya’da CHP İlçe Başkanı Coşkun Karadağ, İYİ Parti İlçe Başkanı Şefik Bahçe, Saadet Partisi İlçe Başkanı Hüseyin Sarıca, Demokrat Parti İlçe Başkanı Hilmi Lök, Gelecek Partisi İlçe Başkanı Mevlüt Çakan ve DEVA Partisi İlçe Başkanı Umut Özkan, partililer ve vatandaşlar tarafından karşılandı. Seçim ofisinde katılımcılara önce hitap eden Demokrat Parti İlçe Başkanı Hilmi Lök, 14 Mayıs’taki Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili seçimini neredeyse başa baş sonuçlandırdıklarını söyledi. Lök, “Hedefimiz parlamento çoğunluğunu almaktı ancak orantısız iftiralar, medya gücü ve kara propaganda ile en mahir oldukları kandırma işini yine başarıyla yaptılar. Şu anki hedefimiz cumhurbaşkanlığını kazanarak ülkemizi sürüklendiği girdaptan çekip kurtarmak olacak. Bu uğurda öncekinden daha çok çalışacak, insanlarımıza gerçekleri anlatıp ikna edeceğiz. Milleti, milletin azim ve iradesi kurtaracak. Sondakika kadar emek vereceğiz, koşacağız. Sıkılmadık el bırakmayacağız. Bu yaklaşan felaketten çıkacağız. Başaracağız” dedi.
“AK PARTİ YÜZDE 35’E DÜŞTÜ”
14 Mayıs ve gerçekleştirilecek olan 28 Mayıs’taki seçimin Türk devleti ve milletinin tarihinde dönüm noktası olacağını vurgulayan DP Genel Başkanı Gültekin Uysal, “14 Mayıs Türk demokrasinin en kritik seçimiydi. Demokrasinin imkanlarından yararlanıp demokrasiyi boğmaya çalışanların dayatmalarına karşı demokrasi, hukuk, ülkede 85 milyonun refahı, kadınların, gençlerimizin geleceği diyen bir anlayışla, Millet İttifakı olarak, milletin önünde tüm fikrimizi, programımızı adaylarımızla beraber paylaştık. İlk turun neticeleri ortada. Bir şeyin altını çizmek isterim ki iktidar kaybetmiştir. Muhalefetin toplamında çoğunluğu iktidarın çoğunluğundan çok daha fazla. AK Parti yüzde 35’e düştü. Bütün bunlara rağmen sadece bir parti ile rekabet etmediğimiz ortada. Mazerete sığınmıyoruz ama serbest bir rekabet imkanının da olmadığını biliyoruz. Bütün bunlara rağmen demokrasiden, meşruiyetten ayrılmadan bu mücadeleyi bugünlere kadar getirdik. 21 yıllık iktidarının akabinde Türk milletine söyleyecek sözünün olmamasına rağmen, seçim beyannamelerine baktığımızda 21 yıldır kendilerinin icat ettiği ve uyguladığı sistematik hale getirdiği mülakatı kaldıracağını vadeden, bozdukları ekonomiyi 2002 öncesine döndüreceklerini vadeden, sayısız imar affı çıkarmış bir parti olarak imar aflarını yasakladıklarını ifade eden bir siyasi programı millete sundular. Bütün bu gerçekler ortadayken çok uzun süredir sürdürülen yanlış ekonomik politikalar son 1,5 yılda ekonomistim diyerek ortaya konulan kendi hülyalarında tezmiş gibi 85 milyonun üzerinde deneme yanılma yöntemiyle uygulama stratejileri bugün hepinizin hanesinde, ticarethanesinde, hayatında çok olumsuz neticelere sonuç veriyor. Milletimizin önünde tarihi vazifemizi yaparak pek çok yalanla beraber süslemiş bu politikaların karşısında durmak mecburiyetindeyiz” diye konuştu.
“TERÖR ÖRGÜTLERİ İLE İŞ BİRLİĞİ YAPMA İMTİYAZI ERDOĞAN’DA”
“Terör örgütleri ile iş birliği yapma imtiyazı Sayın Erdoğan’da” diyen Uysal, “PKK ile kol kola girebilir. Hizbullah’ın partisini meclise sokabilir. Kendileri muhalefeti itham ettiği her şeyle hemhal olmuşlar ve bu sınavı kaybetmiş bir iktidar var. Kalan kısa sure içerisinde yeniden millet diyerek milletin önünde sözümüzü en azami noktaya çıkarmak mecburiyetindeyiz. Bu yalanların geniş kitlelerin nezdinde bir endişeye tekabül ettiğini görüyoruz. Bu yalanlara karşı sesimizi bu zamana kadar sineye çekerek Türkiye’de gerilimin artmaması noktasında bir tercihte bulunduk ama bu saatten sonra bulduğumuz her kürsüde, 21 yıldır suçüstü yakalanan bir iktidarın, adeta kendi varlığını kaçınılmaz bir kadere dönüştürmek için attığı adımları haykırmalıyız. Aksi takdirde Türkiye’nin önündeki tercih çok nettir. Türkiye ya büyük felaketleri yaşayacak ya da cumhuriyetin kurucu iradesini ortaya koyduğu anlayışla beraber demokratik hukuk devleti çerçevesinde ve cumhuriyetle yoluna devam edecek” ifadelerini kullandı.
“AK PARTİ 21 YILLIK TARİHİNDE YENİDEN BAŞA DÖNDÜ”
İkinci tur seçimleri konusunda vatandaşlarda bir rehavet olduğunu gözlemlediklerini belirten Uysal, “Bu noktada vatandaşlarımızın vatandaşlık hakkının temeli olan oy kullanma hakkını sonuna kadar kullanması için, özellikle de birinci turda sandığa gitmeyen seçmenlerimizi sandığa götürmek için bir büyük enerjiyi, iradeyi hep beraber ortaya koymalıyız. Kaybetmiş bir iktidar var. Kendi kaybetmişliğini, kendi kitlelerini de satın aldığı için bu çıkan neticeyi adeta kendileri için adeta bir zafermiş gibi sunma gayretleri içerisinde bu manipülasyona gelmememiz gerekir. AK Parti 21 yıllık tarihinde yeniden başa dönmüş, yüzde 35’e düşmüştür. Kendi iktidarını kaybetmiştir. Beraberine aldığı milliyetçimsi partilerle beraber terör örgütleri ile beraber kol kola girmeyi içine sindirenler muhalefeti itham eder hale geldi. Devleti ele geçirmek maksadıyla yola çıkmış, yeri gelmiş, PKK ile yeri gelmiş FETÖ ile iş birliği yapmış olanların bugün muhalefete, başta CHP olmak üzere bizlere hiçbir şey söylemeye hakkının olmadığını biliyoruz. O açıdan kalan kısa zamanı her zamankinden daha fazla, milletin gevşeme emarelerine rağmen sokakta, alanlarda, en nihayetinde bu iradeyi sandığı taşıyarak sandıktan çıkacağımıza eminim” dedi.
“AK PARTİ YÜZDE 35’E DÜŞTÜ”
14 Mayıs ve gerçekleştirilecek olan 28 Mayıs’taki seçimin Türk devleti ve milletinin tarihinde dönüm noktası olacağını vurgulayan DP Genel Başkanı Gültekin Uysal, “14 Mayıs Türk demokrasinin en kritik seçimiydi. Demokrasinin imkanlarından yararlanıp demokrasiyi boğmaya çalışanların dayatmalarına karşı demokrasi, hukuk, ülkede 85 milyonun refahı, kadınların, gençlerimizin geleceği diyen bir anlayışla, Millet İttifakı olarak, milletin önünde tüm fikrimizi, programımızı adaylarımızla beraber paylaştık. İlk turun neticeleri ortada. Bir şeyin altını çizmek isterim ki iktidar kaybetmiştir. Muhalefetin toplamında çoğunluğu iktidarın çoğunluğundan çok daha fazla. AK Parti yüzde 35’e düştü. Bütün bunlara rağmen sadece bir parti ile rekabet etmediğimiz ortada. Mazerete sığınmıyoruz ama serbest bir rekabet imkanının da olmadığını biliyoruz. Bütün bunlara rağmen demokrasiden, meşruiyetten ayrılmadan bu mücadeleyi bugünlere kadar getirdik. 21 yıllık iktidarının akabinde Türk milletine söyleyecek sözünün olmamasına rağmen, seçim beyannamelerine baktığımızda 21 yıldır kendilerinin icat ettiği ve uyguladığı sistematik hale getirdiği mülakatı kaldıracağını vadeden, bozdukları ekonomiyi 2002 öncesine döndüreceklerini vadeden, sayısız imar affı çıkarmış bir parti olarak imar aflarını yasakladıklarını ifade eden bir siyasi programı millete sundular. Bütün bu gerçekler ortadayken çok uzun süredir sürdürülen yanlış ekonomik politikalar son 1,5 yılda ekonomistim diyerek ortaya konulan kendi hülyalarında tezmiş gibi 85 milyonun üzerinde deneme yanılma yöntemiyle uygulama stratejileri bugün hepinizin hanesinde, ticarethanesinde, hayatında çok olumsuz neticelere sonuç veriyor. Milletimizin önünde tarihi vazifemizi yaparak pek çok yalanla beraber süslemiş bu politikaların karşısında durmak mecburiyetindeyiz” diye konuştu.
“TERÖR ÖRGÜTLERİ İLE İŞ BİRLİĞİ YAPMA İMTİYAZI ERDOĞAN’DA”
“Terör örgütleri ile iş birliği yapma imtiyazı Sayın Erdoğan’da” diyen Uysal, “PKK ile kol kola girebilir. Hizbullah’ın partisini meclise sokabilir. Kendileri muhalefeti itham ettiği her şeyle hemhal olmuşlar ve bu sınavı kaybetmiş bir iktidar var. Kalan kısa sure içerisinde yeniden millet diyerek milletin önünde sözümüzü en azami noktaya çıkarmak mecburiyetindeyiz. Bu yalanların geniş kitlelerin nezdinde bir endişeye tekabül ettiğini görüyoruz. Bu yalanlara karşı sesimizi bu zamana kadar sineye çekerek Türkiye’de gerilimin artmaması noktasında bir tercihte bulunduk ama bu saatten sonra bulduğumuz her kürsüde, 21 yıldır suçüstü yakalanan bir iktidarın, adeta kendi varlığını kaçınılmaz bir kadere dönüştürmek için attığı adımları haykırmalıyız. Aksi takdirde Türkiye’nin önündeki tercih çok nettir. Türkiye ya büyük felaketleri yaşayacak ya da cumhuriyetin kurucu iradesini ortaya koyduğu anlayışla beraber demokratik hukuk devleti çerçevesinde ve cumhuriyetle yoluna devam edecek” ifadelerini kullandı.
“AK PARTİ 21 YILLIK TARİHİNDE YENİDEN BAŞA DÖNDÜ”
İkinci tur seçimleri konusunda vatandaşlarda bir rehavet olduğunu gözlemlediklerini belirten Uysal, “Bu noktada vatandaşlarımızın vatandaşlık hakkının temeli olan oy kullanma hakkını sonuna kadar kullanması için, özellikle de birinci turda sandığa gitmeyen seçmenlerimizi sandığa götürmek için bir büyük enerjiyi, iradeyi hep beraber ortaya koymalıyız. Kaybetmiş bir iktidar var. Kendi kaybetmişliğini, kendi kitlelerini de satın aldığı için bu çıkan neticeyi adeta kendileri için adeta bir zafermiş gibi sunma gayretleri içerisinde bu manipülasyona gelmememiz gerekir. AK Parti 21 yıllık tarihinde yeniden başa dönmüş, yüzde 35’e düşmüştür. Kendi iktidarını kaybetmiştir. Beraberine aldığı milliyetçimsi partilerle beraber terör örgütleri ile beraber kol kola girmeyi içine sindirenler muhalefeti itham eder hale geldi. Devleti ele geçirmek maksadıyla yola çıkmış, yeri gelmiş, PKK ile yeri gelmiş FETÖ ile iş birliği yapmış olanların bugün muhalefete, başta CHP olmak üzere bizlere hiçbir şey söylemeye hakkının olmadığını biliyoruz. O açıdan kalan kısa zamanı her zamankinden daha fazla, milletin gevşeme emarelerine rağmen sokakta, alanlarda, en nihayetinde bu iradeyi sandığı taşıyarak sandıktan çıkacağımıza eminim” dedi.